Emperyalizm ve Mülteciler

"Çalı bile kendine sığınan kuşu itmedi" 
Çalı bile kendine sığınan kuşu itmedi deyimi bireysel ve toplumsal ilişkilerde ruhen sağlıklı toplum yapısının oluşmasında merhametin, diğer gamlığın yağmur taneciklerinin toprağa hayat verdiği gibi insanların ve toplumların bir arda yaşaya bilecekleri duygusunu anımsattığı için insanlık adına büyük bir önem arz etmekte. Kuşun çalıya konması, kendini güvende hissetmesi demektir.  Dev dalgalardan korunması için sığınılacak liman arayışına girmesi kadar doğal bir durum olamaz. 

*****
Ülkemiz tarihi ve coğrafi konumundan ötürü herzaman mülteci hareketlerinin merkezin de yer almaktadır. 

Mülteci ve Suriyeli meselesi olay değil olgudur. Yaşayan bir sürecin ya da gözlenen bir olgunun görünen dinamiklerinin, sebep ve sonuç ilişkilerini bir bütün açıklamak gerekir.

Suriyeli ve mülteci meselesine baktığımız da Emperyalizmin ayak izlerini görebiliriz. Demem o ki bizler toplum olarak bir günah keçisi arayacaksak, Suriyeliler ve mülteciler değil, bu olumsuz olgunun baş aktörü olan Emperyalizm de aramamız lazım. Türkiyede ki göçmen nüfusun başlıca yoğunluğunu oluşturan Suriye ve Afganistan vatandaşları uzun zamandır emperyalistlerin bölgenin yeraltı veya yerüstü kaynaklarını sömürmek adına yaptıkları siyasi ve askeri müdahaleler ile boğulmakta ve yıpranmaktadırlar. Bunlara kalmayıp uzun süreli psikolojik tedaviye muhtaç duruma geliyorlar. 

******

Şunu da belirtmeliyim ki Emperyalizmin en tehlikeli ve görünmeyen yüzü kültürel Emperyalizmdir kültürel Emperyalizm bir ülkenin kendi kültürünü başka bir ülkenin halkına benimsetmesidir. 

Sloganımız; 

Gelin Hep Beraber İnsanlık Adına Çalı Olalım, Sığınan Kuşları Ürkütmeyelim.